Cumhurbaşkanı Erdoğan “Akkuyu Santrali’nin akabinde hızla 2. hatta 3. nükleer güç santralimiz için hazırlıklara başlayacağız.” dedi.
Erdoğan ayrıyeten “Ağaç mazeretiyle vizyon projelerimize kastedenlere nasıl fırsat vermediysek etraf diyerek güç atağımızı dinamitlemeye çalışanlara meydanı boş bırakmayız” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları;
Bu manalı merasimde sizlerle birlikte olmaktan büyük memnuniyet duyuyorum. EPDK güç piyasalarının düzenlenmesindeki uygulamalarla milletlerarası bir yapıya dönüşmüştür.
EPDK yeni hizmet binasının iyi uğurlu olmasını diliyorum. EPDK’nın yeni binasının konut sahipliği yaptığı kurumu temsil eden bir mimariye sahip olduğunu görüyoruz.
İnsan odaklı yatay mimari ile yapılan binamızın çatısının tamamı güneş gücü ve su ısıtma panelleri ile kaplı. Çağdaş çalışma alanlarının yanı sıra kreşten, mescite kapalı otoparka kadar her türlü gereksinim düşünüldü.
Özel dalımızın Adıyaman, Balıkesir, Bingöl’de inşa ettiği yenilenebilir güç santrallerinin açılışını gerçekleştiriyoruz. Çatıda yapılan en büyük güneş gücü projesini Çöpgaz elektrik üretim tesisini, Avrupa’nın en büyük elektrik üretim santralini resmen hizmete alıyoruz. Adıyaman, Balıkesir, Bingöl’deki kardeşlerimize istihdam imkanı sunacak bu yatırımların ülkemize güzel olmasını diliyorum. Salgın kaidelerine karşın Türkiye’nin potansiyeline inanan yatırımcılarımızı canı gönülden tebrik ediyorum. Türkiye iktisadı son 19 yılda fevkalâde bir iki devir haricinde yüksek büyüme trendini daima devam ettirmiştir.
ÜLKEMİZE KAZANDIRMAKTA KARARLIYIZ
2017’de açıkladığımız ulusal güç ve maden siyaseti bizlere rehberlik ediyor. Güç gereksinimimizi yerli ve ulusal imkanlarla uygun fiyatlarla karşılamaktır gayemiz.
4 üniteden oluşan 4800 megavat kapasiteli santralimizde çalışmalar devam ediyor. Birinci ünitesini 2023’te devreye almayı planlıyoruz. Türkiye’yi nükleer güç kullanabilen sonlu sayıdaki ülkeler ortasına dahil edeceğiz. Sokakları yakıp yıkanlar attığımız her adım üzere bunu da eleştirseler de biz nükleer enerjiyi ülkemize kazandırmakta kararlıyız.
Türkiye’nin ekonomik bağımsızlığına, Türk milletinin refahına dair yüreğinde zerre kadar hassasiyeti olanın nükleer güce karşı çıkması mümkün değildir.
NEREDE NE VARSA BULUP ÇIKARACAĞIZ
Dünyanın 32 ülkesinde 443 nükleer güç santrali hala faaliyetteyken ‘Türkiye nükleer güce sahip olmasın’ demek ihanet değilse gaflettir. Karadeniz’de de Akdeniz’de de nerede ne varsa bulup çıkaracağız.
2020’de Avrupa’da birinci dünyada dördüncü sıradayız jeotermal güçte. Avrupa’da konseyi güçte 5. sırada yer alıyoruz. Elektrik gücünün yüzde 7,4’ü yerliydi. Yerli güç kaynaklarını her geçen gün arttırıyoruz.
TÜRKİYE FARKLI BİR LİGE YÜKSELMİŞTİR
Rüzgar tribünleri Türkiye’nin dört bir yanını kuşatıyor. Binaların çatılarında yerli üretim güneş panelleriyle kendi üretimini üretildiği devri yaşıyoruz. Rüzgardan elektrik üretiminde rekor kırıyoruz. Marjinal örgütleri burada da görüyoruz. En pak güç kaynaklarına karşı çıkmanın etrafla ilgisi yoktur. Etraf diyerek güç atağımızı dinamitlemeye çalışanlara meydanı boş bırakmayacağız. Piyonluk yapanlara karşın kaynaklarımızı kullanmaya devam edeceğiz. Son yıllarda arama ve sondaj çalışmalarında değişikliğe gittik. Petrol ve doğal gaz aramaları kiralama ile yapılıyordu. Ülkemiz dışa bağımlıydı. Bu çalışmalardan olumlu sonuç yakın tarihe kadar çıkmadı. Biz sürdürmeye karar verdik. O dönemki Bakanımız Berat Albayrak ile Bakanımız Dönmez hayata geçirdi. 2 sismik araştırma gemisi ile 3 sondaj gemisini ülkemizin filosuna dahil ettiler. Karadeniz’de tarihimizin en büyük keşfine imza attık. Türkiye farklı bir lige yükselmiştir.
Muhalefet anasıyla yavrusuyla isteseniz de istemesiniz de sondaj, sismik araştırma gemilerini arttıracağız ne var ne yok bulup çıkaracağız. Güç konusunda attığımız adımlar kimi etrafları rahatsız etmektedir. Kanal kanal gezerek ne dediler ‘keşfettiler fakat çıkaramazlar’ diyen gafillerden gazın ekonomik yarar sağlamayacağını tabir eden kelamda ekonomistlere şahit olduk.
ÇARPAN TESİRİ ARTACAK
Gazı çıkardığımız anda biz bu gazı tabi ki halkımızla paylaşacağız. Biz devlet olarak vazifemizi yapacağız. Karadeniz gazının birinci fazının 2023’te kullanılabilir hale gelmesi için ağır bir halde çalışıyoruz. Karadeniz’deki gazın devreye girmesi Türkiye’yi rahatlatacak, ekonomimizdeki çarpan tesiri artacaktır.
Bizim yaptığımız kent hastanelerinden rahatsız oluyorlar. Olmasaydı biz koronavirüsle nasıl baş edecektik. Şimdide yeni bir şey söylüyorlar hastane varda hekim yok. Dün 40 bin işçi daha ek etme kararını aldık açıkladık. Alınan kararları millete verdiğimiz takviyeleri paylaştık. Yolumuza kararlılıkla devam edeceğiz. Sizlerden Türkiye’ye güvenmenizi istiyorum.
