Çiğdem Yılmaz – İstanbul / Afrika ülkesi Tanzanya’nın Arusha bölgesinde yaşayan ve ülkelerinde pak suya erişmek için kilometrelerce yürümek zorunda kalan Masai kabilesinden 6 kişi geçen hafta İstanbul’daydı. Bir hafta kaldıkları İstanbul’da hayatlarında birinci defa doya doya su kullandıklarını belirten Masaililer, “Yaşamımızın birden fazla su aramakla geçiyor. Dünya değişiyor, suyun bedelini bilin. Siz su konusunda ıstırap yaşamıyorsunuz lakin suyunuzu dikkatli kullanmadığınızda bu meselelerle karşılaşırsınız. Günlerdir buradayız ve musluğu her açtığımızda pak su akıyor, bunun kadar hoş birşey var mı?” dedi.
‘TOPRAKLARIMIZ KURUYOR’
İklim değişikliği, global çatışmalar ve nüfus artışı, dünyanın birçok yerinde su kaynaklarını tehdit ediyor. Dünya nüfusu 8 milyara yaklaşırken yeryüzünde 2 milyar insanın inançlı içme suyuna erişimi yok. Afrika ise yıllardır su sıkıntısıyla karşı karşıya. Şiddetini her yıl artıran kuraklık yüzünden su kaynaklarının yetersiz kaldığı kıtada birçok köy pak suya ulaşamıyor. 6 Masaili sorunu duyurmak için geldikleri İstanbul’da “su mutluluğu” yaşadı. İklim değişikliğiyle topraklarının daha da kuruduğunu söyleyen, su problemlerinin tahlili için dayanak arayan Masaililer, klasik kıyafetleri ve başlarına koydukları su kovalarıyla Taksim Meydanı, İstiklal Caddesi, Sultanahmet ve Üsküdar’da yürüyerek Afrika’daki su problemine dikkat çekti. Milletlerarası Su Kuyusu Yardım Derneği’nin davetlisi olarak Türkiye’ye gelen Masai kabilesi üyeleri, ülkelerindeki su kıtlığını Milliyet’e anlattı.
‘TÜRKİYE’DE YAŞAYAN BİREYLER ÇOK ŞANSLI’
Tanzanya’da hayvancılık yapan Feride İbrahim Mtumwa (48) ülkesinde günde 4 – 5 saat su aradıklarını söyledi. Bazen su bulamadıklarını anlatan Mtumwa da birinci sefer Tanzanya dışına çıkmış. Köylerinde yıllardır su derdi olduğunu belirten Mtumwa, “Ülkemizdeki konut işlerinin tamamını bayanlar yapıyor. Buraya gelmek başta beni huzursuz etti lakin gelince mutlu kaldım. Beşerler burada su külfeti yaşamıyor, çok şanslılar” dedi.
‘İLK SEFER SU KESİLİR Mİ DİYE DÜŞÜNMEDİK’
Adam Salum Choggy (41): “Afrika’da bilhassa köylerimizde büyük su badiresi yaşanıyor. Çiftçiyim ve suya gereksinimim var. Ayrıyeten sıhhat hizmeti külfeti da yaşıyoruz. Biz kendimizi bildik bileli su kahrı çekiyoruz. Türkiye’de birinci kez kesilir mi diye düşünmeden doya doya su kullandık. Bizim bölgede, suyun olduğu yerlerde de her vakit su verilmiyor. Aşikâr saatlerde, belirli yerlere su veriliyor. İstanbul’da bu sorunu hiç düşünmedik.”
‘MUSLUĞU AÇINCA AKMASI ŞAHANE BİR DURUM’
Tanzanya’da hayvancılık yapan Abdulbakar Mahakum Dachi (40) en büyük sorunlarının su olduğunu aktardı: “Afrika’da pak su bulmak çok güç, altyapı yok. İstanbul’a gelme nedenimiz de, yaşadığımız su düşüncesine dikkat çekmekti. Suyun pahasını bilin. Tahminen şu an külfet yaşamıyorsunuz ancak suyunuzu dikkatli kullanmadığınızda bu sıkıntılarla karşılaşırsınız. Günlerdir buradayız ve musluğu her açtığımızda pak su akıyor, bunun kadar hoş şey var mı?”
‘BİR KOVASI BİLE ÇOK DEĞERLİ’
Saide Said Juma (36) Tanzanya’nın köylerinde bilhassa büyük su derdinin yaşandığını ve bayanların su bulmak hedefiyle her gün saatlerce yürüdüğünü söyledi. Birinci kere Tanzanya’nın dışına çıktığını ve birinci sefer uçağa bindiğini anlatan Juma, Türkiye’nin su konusunda şanslı olduğunu belirterek şöyle konuştu: “Bir haftadır buradayız lakin suyla ilgili bir dert yaşamadık. Kaldığımız otelde 7/24 su akıyordu ve bu mucize üzere birşey. Musluğu her açtığınızda su akıyor. Su çok kıymetli birşey, suyunuza sahip çıkın. Türkiye’ye çok teşekkür ederiz. Ülkemizde çok fazla suyu kuyusu, sizlerin sayesinde açıldı. Burada beşerler düşünmeden suyu kullanabilir fakat bizim için bir kova su bile çok kıymetli.”
Fotoğraflar: Cem Tekkeşinoğlu Milliyet
