Mezar-ı Şerif Başkonsolosu Semih Lütfü Turgut, Kabil’de Badam Bag mevkiindeki Ziraat Bakanlığına ilişkin yerleşkede düzenlenen merasimde yaptığı konuşmada, Türkiye’nin devlet ve sivil toplum örgütleriyle dünyanın dört bir köşesinde muhtaçlık sahibi insanlara el uzattığını lisana getirdi.
Kelam konusu yardımın Kabil’e ulaşmasında emeği geçen İHH ve Taliban idaresi yetkililerine teşekkürlerini sunarak kelamlarına başlayan Turgut, “Türkiye hem devleti hem de halkıyla muhtaçlık sahiplerine her vakit yardım etmiştir. İmkanı ölçüsünde dünyanın her yerine ulaşmıştır.” dedi.
Türkiye’nin Kızılay, Türk İşbirliği ve Uyum Ajansı Başkanlığı (TİKA) ve Afet ve Acil Durum İdaresi Başkanlığı (AFAD) üzere kuruluşlarla gereksinim sahiplerine yardım elini uzattığına değinen Turgut, “Bizim eksik kaldığımız yerde, ulaşamadığımız yahut yapmış olduğumuz faaliyetleri tamamlayıcı mahiyette sivil toplum kuruluşlarımız her vakit alanda bizimle birlikte olmuştur. Bu yardımlar, halklar ortasında bağları geliştirme ve ön yargıları kırma özelliğine sahiptir.” sözlerini kullandı.
“Sizinle kardeşiz demeye geldik”
İHH İnsani Yardım Vakfı Mütevelli Heyeti Lider Vekili Hüseyin Oruç konuşmasında, getirilen 100 ton buğday tohumu ve yardım gerecinin Afgan halkını yalnız bırakmadıklarına bir işaret olduğunu söyledi.
Oruç, “İHH olarak 30 yıldır dünyadaki kriz bölgelerinde çalışmalar yapıyoruz. Bu 30 yılda öğrendiğim en değerli şey yardımdan öte kardeşlik getirdiğimizdir. Yardım etmekten çok, biz sizinle beraberiz, kardeşiz demeye geldik. İHH, bir bedenin kesimleri olduğumuzu göstermek için kurulmuş bir vakıftır.” dedi.
Türk halkını Afganistan’ı yalnız bırakmamaya davet eden Oruç, “İHH olarak dünyanın birçok noktasında kapıyı açan kurum olduk. Afganistan’daki yeni devirde de Türkiye’den birinci yardım tırlarının buraya ulaşmasına vesile olduk. Afganistan’a gelinebildiğini gösterdik. Bu olabildiğine nazaran, bütün Türkiye, İslam coğrafyası ve bütün Batı’ya sesleniyorum, ‘Siz de gelebilirsiniz. Gelmek zorundasınız. Bugün gelmek zorunda olduğumuz gündeyiz.” sözlerini kullandı.
Dünyada buğday tohumunun rahmetin sembolü olduğuna işaret eden Oruç, “Biz umut ediyoruz ki bu gelen birinci tırlar rahmet olur. Bunlar binlerce tırın birinci göstergesi ve habercisi olurlar inşallah. Biz (Afganistan halkını) yalnız bırakmadık ve yalnız bırakmayacağız inşallah.” diye konuştu.
Oruç, yardım tırlarının Kabil’e ulaşmasında katkısı olan Türk ve Afgan yetkililere teşekkür etti.
Merasimde konuşan Taliban idaresi Ziraat Bakan Vekili Abdurrahman Raşid, Taliban’ın ülkede denetimi ele almasıyla yolsuzluk ve güvenlik sıkıntılarının sona erdiğini belirterek İslam ülkelerini Afgan halkına yardım etmeye çağırdı.
Afganistan halkının milletlerarası yardımlara gereksinimi olduğunu lisana getiren Raşid, “Batılı ülkeler, Afganistan’a ilişkin milletlerarası bankalarda bloke ettikleri paraları bırakmalıdırlar. Bu paralar bugün sıkıntı durumdaki Afgan halkına aittir.” dedi.
Gelen yardımların şeffaf bir halde muhtaçlık sahiplerine ulaştırılacağını söz eden Raşid, dünya ülkelerini Afganistan’a yardıma çağırdı.
Merasimde Herat Başkonsolosu Sinan İlhan, İHH İnsani Yardım Vakfı İnsani Diplomasi Ünitesi Koordinatörü Abdullah Altay ve İHH Afganistan Sorumlusu Mücahit Kılıç da hazır bulundu.
